***Öncelikle bu makaledeki bilgilerden hiçbiri şahsımızca oluşturulmuş değildir, hepsi profesörlerin ve gıda uzmanlarının verdikleri bilgilerdir. Biz bu makalede sadece bilgileri birleştirdik. Eşcinselliğe büyük oranda sebep oluyor dediğimiz yapay gıdalar (abur cuburlar), süt tozu, GDO lu mısır ve soya, GDO tohumlu ayçekirdeği gibi gıdalar zaten uzmanlarında zararlı ve epigenetiğe sebep oluyor dediği, bize bu konuda yazan arkadaşlarında kendi üzerlerinde deneyerek bulduğu bilgilerdir.


Eşcinsellik Probleminin Kesin Çözümü

“Eğer petrolü kontrol ederseniz ülkeyi kontrol edersiniz, eğer gıdayı kontrol ederseniz nüfusu kontrol edersiniz”  (Henry Kissenger 1970)

Eşcinselliğe GDO’lu Gıdalar Sebep Olmaktadır

Eşcinselliğe bir bağımlılık diyorum çünkü araştırmalarımın verdiği sonuca göre; bu duruma müptela olan insanlar aslında GDO’lu gıda (glikoz şurubu ve soya) bağımlısı ve bu GDO’lu gıdalar yüzünden de genleri dezenforme oluyor ve sonrada bir bağımlı gibi sürekli eşcinsel ilişki isteği duyuyor ve eşcinsel ilişkide tatminsizlik yaşıyor, cinsel çakraları bozuk hale geldiği içinde vücutlarında dengesizlik oluşuyor yani beyinlerinin kimyasal düzeni bozuluyor, bunun sonucunda da inançlı olanlar ruhsal sorunlar yaşıyorlar. Ruhsal sorunların (psikolojik hastalıkların) neden inançlı ve aynı zamanda günaha bağımlı olmuş insanlarda daha çok olduğunu bu makalemizde ayrıntılarıyla açıklamıştık.

Eşcinsel olup ta hayatına normalmiş gibi devam eden insanlar bir uyuşturucu bağımlısı olup ta bundan rahatsız olmuyormuş gibi davranan insanlar gibidir. Sürekli eşcinsel isteklerini tatmin için uğraşmak zorundadır ve bağımlılıklarını GDO’lu (abur cubur dediğimiz) gıdalarla kapatmak zorundadır. Sonra bu GDO’lu gıdalar tekrar cinsel bozukluğa sebep olur hakeza… Bu durum tüm bağımlılıklar gibi vücudu normalden kat be kat daha hızlı çalıştırıyor ve erken yaşlanmaya sebep oluyor.

Zinanın da erken yaşlanmaya sebep olduğuna dair hadisi şerif vardı.

*Bir çok konuda olduğu gibi gene bu konu hakkında da kurtulmanın olmadığını, çözümün ve bir ilacın bulunmadığı ümitsiz kafalar tarafından söylenmekte.

Ve her zamanki gibi gene ümitsizler yanılıyor. Çünkü her zaman dediğimiz gibi Allah her şeyin ilacını maddi manevi yaratmıştır bize düşen tek şey bu imtihan dünyasında ümitsizliğe düşmeden pes etmeden şifayı aramaktır. Zaten eşcinsellik bir hastalık bile değildir sadece bağımlılıktır, ve bağımlılığa sebep olan (Gdo’lu mısır şurubu ile soya) kullanılması terkedildiğinde bu bağımlılıkta kendiliğinden azalıp yok olacaktır.  

Evet bu eşcinsellik sorunundan bizzat yaşayan insanlar kurtuldu,

Geçmişlerini söylemek istemiyorlar doğal olarak insanlara anlatmıyorlar. Zaten kimseye belli etmeden yaşıyorlardı bu durumu. Benden yardım isteyenlerde oldu. (İnsanlar bir çok konuda çözüm arıyor ve naçizane benim gibi bir fakire de fikir danışanlar oluyor) Onlarla çeşitli yollar yöntemler denedik ve en sonunda aslında en basit olan yöntem tuttu.

Öncelikle durumlarından biraz bahsedeyim. Bu arkadaşlar bekar ve daha önce ilişkiye girmemiş erkeklerdi. Ve Erkeklere karşı bazen eril bazen de dişil şekilde cinsel istek duyuyorlardı. Neredeyse transseksüel olacak aşamadalardı. Bu yaşam onlara cinsel zevk verse de böyle yaşamak istemiyor, ruhlarını sıkıyor ve bu duruma bir kurtuluş bir çözüm arıyorlardı. Normal bir erkek gibi olmak hissetmek ve yaşamak normal bir aile kurmak istiyorlardı. Şimdi ise üzerinden epey zaman geçti, emin olana kadar bu yazıyı yazmadım. Şu anda o arkadaşlar tamamen erkeksi duyguları yaşıyorlar, kadınsı hisleri sıfıra indi, hem de erkeksi duygulardan (cinsel olarak) eskiden yaşadığı kadınsı cinsel hazlarından daha fazla haz alıyorlar. (Zaten doğal olarak ta böyle olmalı çünkü Allah vücut sistemlerini erkek sistemi olarak yaratmıştı.)

Düşünsenize erkek görünümünde ve biyolojisinde doğuyorsunuz ama bir vakitten sonra kadın olmaktan zevk alır hale geliyorsunuz. Aslında ne kadar anormal ama günümüz yalan (deccaliyet) sistemi içinde ne kadar normalleştirilmiş bir durum. İnsanlar çoğu durum gibi bu durum karşısında da düşünmeden çoğunluğun kabullendiği doğru bilinen yalanları kabullenme eğiliminde. Ve bu saçmalığa dur demek için durup düşünen, araştıran bir çözüm arayan kimse yok. Belki bu düşüncesizleşme durumu da birazdan bahsedeceğimiz gıdalarla alakalıdır.

EŞCİNSELLİK NEDEN & NASIL OLUYOR?

(Genlerle ilgili tomarla araştırma yaptıktan sonra şimdi size burada özetin özetinin özetini veriyorum) Gen bilimi ilk çıktığında genlerde var olan kayıtların hiçbir şekilde değişmeyeceği ve bu değişmez kayıtların insanın özelliklerini belirlediği görüşü hakimdi. Fakat epigenetik biliminin ortaya çıkmasıyla genleri aktifleştiren ya da disaktifleştiren (kapatan) çevresel gıdasal vs. faktörlerin olduğu anlaşıldı. Özetle; DNA’ da kodlu olan genetik bilginin açığa çıkmasında meydana gelen değişikliklere “genler üstü genetik” anlamına gelen “epigenetik” adı verilir. Yani o değişmez sanılan genler öylesine değişmeye meyilli idiler ki, çevresel faktörlerin (gıdaların) genleri değiştirmede en az %50 etkili olduğu bugün söylenmektedir. İşte bu çevre faktörünün içine gıdalar da girer ve çok önemli bir etkiye sahiptir. Yediğimiz gıdalar bizi çok genç yaşta genlerimizde var olan ölümcül hastalıkları aktif ettiği gibi aynı şekilde genlerimizde var olan eşcinsellik gibi bozukluklara da sebep oluyor. Şimdi ispatlayacağımız üzere genlerdeki bozukluğa sebep olan bu gıdalar tabi ki doğal olmayan, çok zararlı olduğu bir çok gıda uzmanı tarafından dile getirilen insan yapısı yani yapay gıdalar.

Eşcinselliğe sebep olan genetik özellik bazı insanlarda değil her insanda mevcut. İnsanların kalıbı tipiyle alakalı bir durum değil. Erkekleri kadın olarak görerek meyleden her insanda daha sonra kadınlaşma oluyor. Bunu diyebiliyorum, çünkü mesleğim icabı cinsel suçlarla ilgili de bir çok bilgi edindim ve ilk olarak yapay gıdaların etkisiyle biseksüelliğe yönelen her insanda bu cinsel sapmanın olduğunu (yani daha sonra kadınlaşarak eşcinsel olduklarını) gördüm. Hatta 40 yaşına gelmiş insanlarda bile zuhur ediyordu. Ve bu eşcinsellik olayı insanın fıtratına ters bir durum, bunu açıklamaya gerek bile yok. Eşcinsel olmanın mantıksızlığı için bu makalemizi tıklayıp okuyunuz.

İlk olarak bu GDO’lu ve vücut düzenini bozan kimyasal maddeler (özellikle yapay şekerler) troid hormonunu bozarak vücudun hızlı çalışmasına sebebiyet vermiş olma ihtimali yüksektir. Yapay şekerler çabuk emilen ve vücuda ani zevk ve aktiflik veren maddelerdir. Troid hızlı çalışırsa, hemen hemen vücuttaki tüm organlar hızlı çalışır, hızlı cinsel istek ve tatmin isteği de troidin hızlı olmasından oluşur. Aynı zamanda troid hızlı çalışıyorsa kilo almak zorlaşır, bu insanlar normalden zayıf olurlar, kilo alamaz ve yediklerini çabuk eritirler, belki normal insandan fazla yerler. Trans bireylerin normalden zayıf olmasının nedeni bundandır. Gene trans bireylerin troid hormonu ile ilgili sorunlar yaşadıklarına dair bir çok bilimsel makale var.

Transseksüellerin beyinlerinde cinsellik bölgesi normal insanların iki katı büyüklüğündedir. Yani bu demek oluyor ki bir anormallik yüzünden eşcinsellerin cinsel gücü normal insanlardan 2 kat daha fazla büyümüştür.

Troid hormonunu düzenlemenin doğal yolu 3-4 ay boyunda yemeklerden yarım saat önce bir kaç dal tere otu tüketmektir.  Fakat yapay maddelerden üretilen İlaç sektörüne güveniyorsanız hastaneye gidip troid kontrolü yaptırıp sonra troid düzenleyici ilaç yazdırabilirsiniz.

Bu bağımlılığa yakalanmış arkadaşlarla öncelikle tövbe tedavisi denedik. Tövbe eden arkadaşlar sırtlarında çekilme ve hislerinde hafifleme yaşamış olmasına rağmen hisleri tamamen geçmiyordu, bazen güçlü bir şekilde bu şehvani hisleri bastırıyordu. Uzun süre beraber yaptığımız araştırmalar sonucunda (vazgeçmeyerek ve Allah tan ümidimizi kaybetmeyerek) gıda terörü kurbanı olabilecekleri sonucunu çıkardık. Çünkü sağlıkla ilgili bütün problemler her türlü, büyük oranda, yediğimiz gıdalardaki sıkıntılara bağlanıyordu. Yoğun araştırmalarımız sonucu bir çok kitapta ve makalede aynı şeylerin anlatıldığına şahit olduk. 

Özet olarak özellikle yapay gıdalarda (çikolata, şekerli sakız, jelibonlar, bisküviler, cipsler, kola vb. nde) var olan kimyasal maddeler gen modifikasyonuna/dezenformasyonuna bile yol açıyor, hastalıklı genlerin aktif olmasını mutant genlerin oluşmasını sağlıyordu. Genel bilimsel kanıya göre 200 yıla yakın olan insan ömrü bu kimyasalların vücutta birikmesi ve süreli zararları sonucu 60-70 yıla iniyordu. (Hacamat konusunda da zaten buna değindik ve hacamatın faydasının bu zararlı maddeleri vücuttan atarak sağladığını açıkladık) Sonuç olarak buraya sayfalar dolusu bu paragrafı ispatlayacak makale koyabilirdik ama zaten siz biraz araştırmayla bu anlattıklarımızın her yerde karşınıza çıktığını göreceksiniz. 

Yediğimiz gıdalar genlerimizdeki bazı pasif hastalıklı genleri aktif edebilir, kötü beslenen insanların daha fazla hasta olması bilindik bir gerçek. Aynı durum eşcinsellik içinde geçerli.  Bu konuda da yapılmış bir sürü araştırma var. Bir kısmının linkini en alta ekledik. Yediğimiz besinlerin genlerimizi değiştirebildiği bugün bilinen bir gerçektir.

Küresel Gıda Terörü

Bakara 204-205-İnsanlardan öylesi vardır ki dünya hayatına dair sözleri senin hoşuna gider. Üstelik sözünün özüne uyduğuna Allah’ı da şahit gösterir. Halbuki gerçekte o, düşmanların en yamanıdır. Senin yanından ayrılınca, ülkede fesat çıkarmaya çalışır, Ürünleri ve nesilleri mahvetmek için uğraşır.

Bu ayette münafıkların yani insanlara iyi insanlar gibi görünen şeytanların aslında ÜRÜNLERİ ve NESİLLERİ mahvetmek için çabaladıkları anlatılmış. Gdo lu ürünler ve bu ürünlerle mahvolan nesiller bugün gözümüzün önündedir.

Rum-41- Allah’ın buyruklarını umursamayan şu insanların kendi tercihleri ile yaptıkları işler yüzünden karada ve denizde (bütün dünyada) bozukluk ortaya çıktı, nizam bozuldu. Doğru yola ve isabetli tutuma dönme fırsatı vermek için, Allah, yaptıklarının bazı kötü neticelerini onlara tattırır.

Nisa-119- …şeytan: Onlara davarlarının kulaklarını yarmalarını emredeceğim de Allah’ın yarattığını değiştirecekler. ” dedi. 

Dinlerin kökeni araştırma yazılarımızda ve Dünyanın Kara Kutusu belgesel serimizde [TIKLA İZLE] de ayan beyan gösterdiğimiz gibi dünyayı yöneten (şeytana tapan-putperest) masonik örgütlerin amacı; insanlığı her konuda olduğu gibi cinsel konuda da bozmak, 4. ve diğer boyutlara tesir eden günahların işlenmesini arttırmak, insanları Yaratıcının koyduğu manevi fıtrattan uzaklaştırmak için nefsine yönlendirmek, böylece nefsine tapan insanları toplulukları sopa ve havuç politikasıyla kolayca yönetip sağabilmektir. Amaçları sadece para kazanmak değil aynı zamanda kuantumsal olarak etkisi kanıtlanan düşünce gücü ile negatif boyut varlıklarının güçlenmesi için insanları negatif duygu ve düşüncelere sürüklemektir. Fıtrata ters cinsellik sonucu oluşan kimyasallar yani enerjisel-kuantumsal etkiler güçlü etkilerdir. Deccal tabakta adlı araştırma kitabının adı ve konu başlıkları olayı özetlemektedir.   



Hünsaları ayrı tutarsak (gerçi hünsalar bile iki ayrı cinsel organı olmasına rağmen biri aktiftir yani aslında tek cinsiyetlidirler) Eşcinsellik doğuştan değildir,  çünkü bir çok insan belli bir yaşından sonra eşcinsel oluyor, hatta ünlü birçok adam 30-40 yaşından sonra kadın oldu. Kayıtlara geçtiği kadarıyla Eskiden bu kadar yaygın olmayan eşcinsellik bu makaleden de anlayacağınız üzere gıdalarla ve çevreyle bulaşıyor. Zaten araştırmalara göre eşcinsellik, dünyanın belli bölgelerinde yoğunlaşmış bir kültür. (yani görerek) Bulaştıktan sonra ise kurtulması çok zor gibi görülüyor, peki kolayı ne? 

Genlerimizde her şey kayıtlı halde bekliyor. Biz zararlı gıdalarla etkinleştirmedikçe kötü ve zararlı genler pasif halde bize bir zarar vermeden duruyor. Bu her konuda karşınıza çıkacak bilimsel bir gerçek. Mesela her insanın belli hastalık türlerine potansiyeli vardır der doktorlar. Ama bu potansiyel yaşantın ve beslenmen ile ortaya çıkar. Allah sistemi gayet mantıklı yaratmış; güzel yaşayın ki güzel sonuçlar alın diyor sistem. Kötü ve pis yaşarsak bunun sonucunu daha dünyada bile görüyoruz. 

Yasin suresi-45- Onlara, “Önünüzde ve arkanızda olan şeylerden (dünya ve ahirette göreceğiniz azaplardan) sakının ki size merhamet edilsin” denildiğinde yüz çevirirler.

Abur cuburlar 1.derecede bu konuda etkili; çünkü bu abur cubur gıdalarda, tehlikeli konular üzerine araştırmalar yapılırken tesadüfen bulunan yapay tatlandırıcılar kullanılıyor. Bu yapay tatlandırıcılar bağımlılık yapıyor. Eşcinsel kişilerin yapay tatlandırıcılara yani abur cuburlara özellikle bağımlı oldukları okuduğum bir makaleden aklımda kalmıştı. Zaten cinsellik ile yaşanan ani enerji kaybını aniden arttırmak için en güzel yol; hızlı sindirilebilen yapay şekerler. Yani insanların eşcinselliği bırakamamasının ve bu şekilde yaşamaya devam etmelerinin en büyük nedeni bağımlı olunan bu gıdaların sürekli vücuda alınması ve mutant geni aktif kılmasındandır. (Bir diğeri de açık kalan enerji noktasından sürekli musallata maruz kalmak.) Bağımlı olunan bu gıdalarla sürekli eşcinsel dürtüler devam ettikçe de kişi kendisini trans bir birey olduğunu zannediyor ve ameliyatla travesti olarak yaşamına bu şekilde tam bağımlı halde yön veriyor. Bu aşamadan sonra travestilerin düzenli olarak aldığı kadınlık hormonlarının etkisinin ne kadar olduğunu araştırmadım ama bu alınan hormonların, dürtüleri (yani mutant geni) aktif tuttuğu muhtemeldir.  (Arkadaşların kendi üzerlerinde testleri sonucu) Bu makalede verdiğimiz zararlı gıdalar bırakıldığında (ki istenirse bırakılabilir) ve sağlıklı normal gıdalarla beslenildiğinde 3 gün sonra gözle görülür şekilde eşcinsel dürtülerin azaldığını gördük.     

Çok uzak durmanız gereken GDO lu İki Ürün: MISIR & SOYA FASULYESİ 

Aynı şekilde gdo lu ürünlerde pasif hastalıklı genleri aktifleştirebiliyor. Bu konudada bir çok araştırma var. Avrupa da gdo lu mısır yiyen domuzların eşcinselleştikleri gözlendi. 

Berkeley Üniversitesi’nde yapılan bir deneyde mısır yetiştirilmesinde kullanılan atrezine isimli bir maddeyi kurbağalara veriyorlar. Deney sonunda kurbağaların %70’inde kısırlaşma %10’unda dişileşme görülüyor. Bu madde bizim yediğimiz ‘mısır’da, kullandığımız ‘mısır özü yağı’nda mevcut.

En çok GDO bildiğiniz üzere mısır ve soya da var. Zaten en üstte saydığımız paket abur cuburlarında içinde hep “mısır… bir şeysi”, “soya… bir şeysi” diye yazdığını görürsünüz. GDO lu soya ve mısır ucuz ürünler olduğundan abur cubur gıdalarda çok sık kullanılan yan ürünlerdir. Bunun yanında abur cuburlar zaten özü itibariyle adı üstünde yapay gıdalardan oluşmakta yani neredeyse tümüyle GDO ludur. 

Mısır özellikle GDO nun en çok kullanıldığı ürün, çünkü her şeyde kullanılabiliyor. Abur cubur gıdalarda kullanılan şeker de normal şeker değil, glikoz şurubu yani diğer adıyla MISIR ŞURUBU. GDO lu mısır ucuz olduğu için GDO lu mısır şurubu da ucuz oluyor ve  mısırdan elde edilen şekeri hemen hemen her çikolata, bisküvi, sos, meyve suyu vs. ye koyuyorlar.

Gene ucuz olsun diye pastanelerdeki şerbetli tatlılara bile şeker yerine mısır şurubu koyuyorlar . Normal tatlı yiyemiyoruz bari baklava yiyelim dersen ona da dikkat edeceksin. Mısır şurubuyla ve normal pancar şekeriyle yapılmış baklavanın farkı şu şekilde;

1-Mısır şuruplu baklava daha parlak ve renkli görünümü vardır, şekerle yapılan daha mat görünür.

2-Mısır şuruplu baklava günler geçse de tipi değişmez, şekerle yapılan bir iki gün geçince beyaz beyaz şekerlenir.

3-Tabi ki de şuruplu olanın tadı daha kötüdür, iki tane yeseniz aşırı şekerden mideyi yakar ve çok yiyemezsiniz tıkar. 

4-Şuruplu baklavalar daha ucuzdur.  

Çok etki yaptığını düşündüğümüz katkı maddesi: SÜT TOZU

Süt tozu denen bu küçük ve zararsız gibi görünen madde aslında genetiği oynanmış ve çok zararlı hale gelmiş bir ürün. Bunu gıda uzmanları söylüyor. Bizde cinsel eğilimleri değiştirdiği kanaatindeyiz. Abur cubur gıdaların çoğunda olduğu gibi Ucuz üretim olan yoğurtlarda ve peynirlerde de bulunabiliyor dikkat edin. “Milk powder” şeklinde de yazar. Süt tozunun raf ömrü çok daha uzun olduğu için normal süt yerine ucuz malzeme olan süt tozu kullanılıyor. Doğal olmayan tüm kahveleri de kara listenize ekleyin. Çünkü nescafe tarzı tüm o kahvelerde de süt tozu ve yapay tatlandırıcılar var.   

Uzak durulması gereken Ay çekirdekleri 

Büyük çekirdek markaları fakir eroini olarak ta bildiğimiz; ayçiçeği tohumlarında GDO’lu tohum kullanıyorlar. Her GDO’lu gıda gibi çekirdeklerinde bağımlılık yapmasından belli. Kesin organik olduğunu bilmediğiniz ay çekirdeklerini tüketmeyin. Ayçiçeği yağında ise problem olmuyor çünkü gıda uzmanlarının belirttiğine göre sorun çekirdeğin posasında. Yani GDO ile üretilmiş ayçiçeği yağı zararlı olabilir ama o kadar da problem olmuyor diye umuyoruz.    

Ülkemizde maalesef normal terör kadar gıda terörü vardır. Bunu her iki terör olayını da uzun süre içinde araştırmış biri olarak söylüyorum. Normalde güya yasak olan Gdo ülkemizde serbestçe kullanılıyor. http://www.gidahareketi.org/ gibi sitelerden bunu görebilirsiniz. Dikkatli olmak ve ürünlerin içeriğini araştırarak kullanmak gerek. 

Arkadaşlarla sonuçta karar aldık ve bu işlenmiş gıdalara bırakmaya çalıştık. Arkadaşlar gerçekten içerisinde hazır, yapay şeker ve küçük bir paketinde bile bir çok farklı türde zararlı katkı maddesi bulunan bu gıdaları sıkça kullanıyordu. Bazen yemek bile yemiyor öğün olarak abur cubur tüketiyorlardı. Bu gıdaları bırakmak gerçekten kolay değildi çünkü bilimsel bir gerçek olarak bu gıdalar bağımlılık yapıyordu. Zorda olsa arkadaşlar bu gıdaları bıraktılar ve 3 ay kadar sabrettikten sonra canları artık bu gıdaları çok çekmiyor alternatif bio-doğal gıdalar ile ihtiyaçlarını karşılıyorlardı. 

Diğer katkı maddeleri için ise faydası olur diye yazayım. Gıda maddelerinde zararsız olarak ele alınan gıda katkı maddeleri de şöyle sıralanmaktadır: E100, 103, 104, 105, 111, 121, 122, 126, 130, 132, 140,151, 152, 160, 161, 162, 163, 170, 174,175, 180, 181, 200, 201, 202, 203, 236, 237, 238,260, 261, 262, 263, 270, 280, 281, 282, 290, 300,301, 303, 304,305, 306, 307, 308, 309, 322, 325,326, 327, 331, 332, 333, 334, 336, 337, 382, 400,401, 402, 403, 404,405, 406, 408, 410, 411, 420,421, 422, 440, 471, 472, 473, 474, 475,480.

Biz katkı maddeli hiçbir ürünü kullanmamaya çalışıyoruz yani üstteki liste de dahil.

Ve bu maddi manevi tedavileri uygulamaya başladıktan sonra bir kaç ay içerisinde eşcinsel hisleri (yani kadınsılık) nadiren ortaya çıkmış sonra da artık neredeyse hiç bu hisleri kalmamıştı. Biseksüellik hariçtir, çünkü biseksüellik nefsi azdırmanın; helal zevkle yetinmemenin bir sonucudur. Aşağıda biseksüelliği anlattık. 

Nasıl Besleneceği? Ne Yiyeceğiz? 

Tüm bu reçete gerçekten yapılamaz değildir. Gayet kısa, kolay, fıtratımıza uygun ve sağlıklıdır. Başlangıçta GDO lu bu maddelere ve hazır şekerlere vücudunuz alıştığı için bağımlılık hissedecektir. Ama sonradan zamanla bu azalacaktır. Cennet kolay değildir, azda olsa irade gerektirmektedir. Zaten sadece eşcinsellik için değil, normal sağlığımız içinde mümkün olduğunca zararlı gıdalardan kaçınmalıyız. Avrupada insanlar en ufak gıda sorunu olduğunda ayaklanıyor, Avrupa daki yabancı marketlerde BİO ürünlerin rafı var. Türkiye de ise durum tam tersi şirketler para kazanmak için halkı zehirliyor, paraya tapan hükümetlerde elbette halkı değil kendi ceplerini, rüşvetlerini düşünüyor. Korona vakaları her şeyi açık seçik gösterdi. Avrupa da çok ufak tedbirler ve vakaları saklamadan göstermelerine rağmen çok az ölüm varken Türkiye ve benzeri gıda denetimlerinin olmadığı, bilinçsizce tüketim yapılan ülkelerde ölümler tavan yaptı. Yani Canan Karatay ın da dediği gibi bağışıklığı kötü olan koronadan ölüyor ve bağışıklığında iyi olması tamamen yediğimiz gıdalara bağlı.  

Marketlerde artık ORGANİK işaretli ürünler var. Üzerinde “GDO içermez organiktir” ibareli ürünleri seçin. Yabancı ürün ve marketlerde bu BİO ürün olarak ta geçiyor. Bunlardan da güvenilir olanları seçin, çünkü şahsen Türk malı gıda ürünlerine hiç güvenmiyorum çünkü doğru bir denetim yok. Bunun yanında içinde zararlı madde olup olmadığını gösteren telefon uygulamaları var, bunlarda kullanılabilir. Abur cuburunuzu tatlınızı kekinizi evde kendiniz yapın. Hiç kafamı yormayayım ama sağlam olsun diyorsanız GİMDES in onayladığı ürünleri kullanın. GİMDES Türkiye de gönüllü gıda denetçilerinin kuruluşudur.

Perhizin Yanında Tövbe

Aslında ilk olarak tövbeden bahsedecektim çünkü ilk çözüm olarak tövbeye yöneldik. Perhiz sonradan geldi. 

Bir çoğunuz gene şaşırdı ama makalelerimi okuyanlar bu cevaba pek şaşırmadı. çünkü genel olarak tövbenin öneminden hep bahsediyorum daha doğrusu Allah hep kitabında bahsediyor.

Zaten Lut kavmi ile ilgili ayetlere baktığınızda da hep bu işten kurtulmak için tövbe edin diye telkinde bulunulduğunu görülüyor. Her kötülükten kurtulmanın başı, kuantum aleminde oluşmuş ve üzerimizde bir enerji ve etki oluşturduğu ispatlanmış olan negatif düşünceleri silen TÖVBE dir.

Araf Suresi-153- Kötülükleri işleyip de sonra ardından tevbe eden ve iman edenler(e karşı) muhakkak ki Rabbin bundan sonra elbette çok bağışlayan ve çok merhamet edendir. 

“Nasıl tövbe, bir kere tövbe edeceğim hemen bitecek mi?” Tabi ki hayır. Hiçbir şey bir anda başlamadığı, zamanla ivme kazanıp arttığı gibi, azalması da zamanla olmaktadır, ama olmaktadır hem de sıfıra inene kadar. Normalde pişmanlık bile tövbedir ama Hz. Ebu Bekir den gelen bir rivayette 2 rekat namaz kılarak yapılan tövbenin, günahı kesin şekilde affettireceği belirtiliyor. 

Yöntem şu şekilde idi 21 gün boyunca günde 2 rekat tövbe namazı kılarak birkaç dakika bu konuda tövbe ettiler. Ama neye tövbe ettiler? Kendi ellerinde olmayan hislere mi ? Zaten kendi ellerinde olarak yapmıyorlardı ki bundan nasıl tövbe edeceklerdi.

Bu hisler vücutlarını nasıl sarmıştı, erkek vücudu, hormonları ve uzuvlarına sahip olmalarına rağmen neden kadın gibi hissediyorlardı?

Bu hastalık ve bağımlılık vücutlarını lut kavminde olduğu gibi biseksüellik yüzünden sarmıştı. Nefsine tapan bir-çok insan kendi hemcinsine meylettiği için yani bir erkekse eğer başka bir erkeği kadınmış gibi gördüğünden veya temas ettiğinden dolayı oluşan fıtrata ters beyin kimyasalları ile oluşan enerji noktasındaki açıklıktan, negatif enerjiyle beslenen varlıkların musallatına uğruyor ve daha sonra GDO bağımlılığı yüzünden genlerinin bozulmasıyla kadınlara benzeyip öyle hissediyor. Oluşan negatif beyin kimyasalları (atom altı enerjiler) yüzünden, atom altı parçalardan oluşmuş boyut varlıklarının insanlara nüfuz edebildiklerini ve aynı mantığın büyüde de olduğunu anlamak için DÜNYANIN KARA KUTUSU 5.BÖLÜM [Büyü Gerçeği] [TIKLA İZLE] 

Kuran da lut kavminin kadınlara benzedikleri (yani kadınsılığı ön planda olan) transseksüel bireyler oldukları söylenmez. Lut kavmi erkeklere tecavüz eden erkeklerden ibaret bir kavimdir. Ve bu yapılanlar ya bütün kavmi sarmıştı ya da herkes tarafından normal görülüp bu duruma ses çıkartılmıyordu. Şimdi Lut kavmi ile ilgili ayetlerden iki önemli sonuç çıkıyor. Kişinin tamamen kendi iradesi ile ortaya çıkan cinsel sapkınlığın (yani genetik bir zorlama olmadan oluşan cinsel yönelimin) ilk olarak; bir erkeğin başka bir erkeği karşı cins (kadın) olarak görmesidir. ikincisi ise bu durumun toplumda önü alınmazsa tüm toplumu sarmasıdır.     

Nefis her zaman kötülüğü ister buyuruyor Hz. Yusuf Kuranda. İnsan pozitife yönelmezse doğal olarak negatife artan bir ivme ile yönelir. Nötr hiçbir şey yapmadan durabilecek varlıklar değiliz. Manevi zevklere derinleşmeye çalışmayan insan doğal olarak maddi zevklerde gidebildiği kadar ileri gitmek isteyecektir. Belki bazı toplumsal korku ve dengeler ile bu ileri gitme zapt edilebilir. İnsanın hep daha fazlasını istemesinin sebebi ise; maddi zevklerin uyuşturucu gibi olması yani sürekli yapılan bir zevkin bir yerden sonra tat vermemesi, o sebeple nefsin daha fazlasına ihtiyaç duymasıdır. Aynı bu şekilde zina da ileri giden bir insan farklı ve daha fazla zevk almak için biseksüelliğe yönelebilir. Çünkü cinsellik güçlü bir dürtüdür. Biseksüellikten sonra da arka bel bölgesine yerleşen negatif enerjiler kişiyi eşcinsel olmaya, kadınsı isteklere hatta bundan aşırı zevk almaya iter. Bu negatif enerjilerin vücuttaki varlığını, enerji baskı noktalarından (diğer makalelerimizden) bakıp kontrol edebilirsiniz. O günahı işleyenlerin enerji noktasına bastırdığınızda, diğer insanlarda olmayan ve normalde olmayan acı hissederler. Gene o günaha tövbe ettiğinde sırtından ve bel bölgesinden çekilmeler hisseder. Bunlar somut delillerdir. 

 Musallat Vakalarının Bilimsel Açıklaması

Kuantum bilimi bugün bize her şeyin ışıktan yani soyut varlıklardan ibaret olduğunu ispatlamıştır. Yani atomların içi %99,999 dan fazlası boşluktur, atomdaki dolu gibi görülen kısımlar ise (atom altı parçalar) ise ışıktan oluşmuştur. (Bu konuda ayrıntılı bir çok şok edici gerçeği öğrenmek için Dünyanın kara kutusu 2. Bölümü izleyiniz.) işte bu gerçekler yüzünden genlerimiz soyut olan çevresel faktörlerle (beynimizin yorumlarıyla) %50 değişebilmektedir. Böylesine soyut bir dünyada yaşıyoruz. 

Aynı şekilde boşluksuz atom altı parçalardan ibaret 4.boyut varlıklarının bize musallatı da o genleri aktif ya da pasif edebiliyor. Aynı psikolojik hastalarda bu varlıkların stresli olmayı aktif ettiği gibi. Musallata uğrayan insanlarda mutsuzluk ve sürekli stres geni aktif olur ve bu durumları yaşarlar. Psikolojik hastalıklarında musallat ile oluştuğuna ve çözüldüğüne dair Dünyanın Kara Kutusu Belgesellerimize bakınız. Aman ha! Çözüm hacı hoca değildir, tövbe etmek yeterlidir. 

Dikkat edin! Bu musallata maruz kalmak için fiili bizzat işlemeye yani eşcinsel ilişkiye girmeye gerek yoktur. Düşünerek hayal ederek te bu fiil işlenmiş gibi olur çünkü sonuçta aynı kimyasallar salgılanmış aynı haz yaşanmıştır. Belki daha az günah olmuş olsa da küçük günahlar yıllar içinde birikip büyüyebilir. Yani anlattıklarımız eşcinsel videoları izleyen hayal eden ve hissedip orgazm olan herkes için geçerli. Zaten kuantumun temeli de düşüncedir.  

 Yani esasında transseksüeller kadın üreme organına, fizyolojisine ve biyolojisine sahip değiller. Erkeklerde var olan östrojen hormonu da buna sebep olmuyor çünkü östrojen hormonu erkeklerde gerekli olduğu için belli oranda var, yoksa her yerimiz kıllarla kaplı olurdu. Yani bu erkekler biseksüellik yaptıkları (hemcinslerine kadın muamelesi yaptıkları) için onlara musallat olan şeytan kadınlığa (transseksüelliğe) sebep oluyor. Bu anormallik %50 bundan kaynaklı. Bu işin yakıtı ise GDO lu gıdalar. 

Sonuç olarak ; “lut kavmine benzemekten, kendi cinsime meyletmekten dolayı niyet ettim tövbe etmeye…” şeklinde tövbeye devam edildiği müddetçe sırtta ve bel civarında çekilmeler yaşanacak ve bu hisler zaman içinde azalacak, bir erkekse eğer kişi cinsel gücü fazla bir erkek olarak yaşamına devam edecektir. 21 gün 2 rekat namazla tövbe, garanti olması için tavsiyedir. Yoksa günlük bir kaç dakika düzenli tövbe-i istiğfar yapılsa ve mümkün olduğunca bu günahtan uzak durulsa da faydalı belki yeterli olacaktır. 21 günden sonra dayanamadığınız ve gene bu günahı işlediğinizde 2 rekat namaz kılıp birkaç dakika tövbe ediniz. 

 Sizde faydasını gördüğünüz bu bilgiler için bize dua ediniz. Allah tüm insanlığa hidayet versin ve cennetine koysun. Selametle….  

https://www.sciencemag.org/news/2015/10/homosexuality-may-be-caused-chemical-modifications-dnahttps://www.labmedya.com/yedigimiz-besinler-genetigimizi-degistirir-mihttps://odatv4.com/gdo-arastirmalarinda-ortaya-cikan-bu-bulgular-halktan-gizleniyor-1509161200_m.htmlhttps://blog.uni-koeln.de/saltuerk/2017/12/17/escinsellikle-ilgili-iki-mutasyon-kesfedildi/https://www.hurriyet.com.tr/kelebek/saglik/bir-yerde-daha-yasaklandi-20095671https://www.takvim.com.tr/guncel/2019/12/12/lgbt-garantili-mama-cocuklarin-cinsel-gelisimleri-tehlike-altinda-mihttps://m.harunyahya.web.tr/tr/Eser-Tipi/240390/National-Geographic-in-Homoseks%C3%BCellik-Genetiktir-Propagandas%C4%B1na-Cevaphttps://beyinsizler.net/bilim-insanlari-arastirmada-escinsel-geni-diye-bir-sey-olmadigini-acikladi/https://www.bilimvetekno.com/escinsellik-geni-tarih-mi-oldu/

 Büyük resmi görmek için izleyiniz;

 

Dünyanın Kara Kutusu Belgeselinde hiç duymadığınız çarpıcı gerçeklerle büyük resmi daha iyi göreceksiniz;

Scroll to Top