“İnsanoğlu; ağzından çıkan cümlelerin, beyninde çıkan düşüncelerin bütün evreni dolaşıp, tekrar onlara geri döndüğünü bilse, çok daha dikkatli olurdu.” Albert Einstein

“Şeytanın kabul ettirmek istemediği günahlarını kabul etmedikçe psikolojik hastalıktan (şeytanın negatif enerji üreticisi olmaktan) kurtulamayacaksın. Seni günahsız gösteren şeytanına de ki; Peygamber sav. bile her gün tövbe-i istiğfar ederdi.”

Enam Suresi-128- …“Ey cin topluluğu! İnsanlardan çoğunu yoldan çıkardınız ha! ” diyecek…”

Öncelikle yazıyı yazan kişinin bu hastalığa uzun süre yoğun derecede (baş ağrısı oluşturacak boyutta) maruz kalmış biri olduğunu bilerek okuyun ve gerçeği bu şekilde daha iyi anlayın.

Bilmeniz gereken önemli gerçekler:

Bu yazıdaki reçeteyi uygulayabilmeniz için öncelikle size masonik sistem tarafından (masonik sistemin devamı ve sizin maddi manevi sürekli sömürülebilmeniz için) dayatılan yalanları zihninizden temizlemeli, şu gerçekleri bilmelisiniz;

Kuantum fiziği bir teori değil gerçek fiziktir, Aynştayn ın bulduğu 3 boyutlu dünya fiziği çökeli çok olmuştur. Bunu anlamak için Aynştayn ile Neils Bohr un tartışmalarına bakabilirsiniz. Kuantum fiziği ise kanalımızda bir çok videoda ispatlarını gösterdiğimiz gibi başlı başına Allah ın varlığına delil teşkil eder. Batı bilimi CERN gibi kurumlarda diğer boyutların bilimleri ile uğraşmaktadır. Yani materyalizm; artık dünyayı yöneten masonik teşkilatın baskısı yüzünden tüm bilim kurumlarında yaygındır. Batıdaki yaratılışçı bilim adamları ile evrimci bilim adamlarının tartışmalarını izlediğinizde evrimcilerin her zaman yenildiğini ve kaçtığını görürsünüz. Aynı Türkiye de Celal Şengör ün Caner Taslaman ile evrim konusunu tartışmaktan kaçması gibi. Celal Şengör gibi evrimci ateistler kaçak güreşçidir ve baraj puanını zor geçen konuşmayı bile beceremeyen imam hatiplilerin muhatap alıp onlarla alay ederek güya davalarının haklılığını ispat ederler. (yersen)

İlaç firmaları her zaman hastalıkları halı altına süpürmek ve tamamen geçirmemek amacıyla ilaç üretir. Bu bir çok doktorunda itiraf ettiği bir konudur. Çünkü hem organik olmayan kimyasal maddelerle insan vücudu düzelemez hem de ilaç firmalarını ellerinde tutan büyük Yahudi firmaları sürekli ilaç satabilmek için hastalıkların tamamen iyileşmesini istemez. Eğer size verdikleri ilaçlarla hemen iyileşirseniz başka ilaç satamazlar. Bunu Dr. Aidin Salih sürekli anlatırdı videolarını muhakkak izleyiniz. Dr. Aidin Salih’i en çok şok eden olay; başka bir hastalığı tetikleyecek bir ameliyatı yapan bir doktora, “Bunu neden yapıyorsunuz, diğer hastalığı tetikleyecek” diye sorduğunda doktorun cevabı: “O zaman da diğer hastalığı ameliyat ederiz” demek olmuştur. Yani Rockefeller gibi büyük (her kirli işte parmağı olan) mason zenginlerin elinde olan ilaç ve tıp sektörü de diğer bir çok sektör gibi sadece daha fazla para kazanmaya yöneliktir. Bunu kendimde bu ruhsal hastalığım dahil başka bir çok hastalığımda test edip gördüm. İlaçlar hiç bir işe yaramazken doğada bulunan bitkilerle kronik hastalıklarımın iyileşmesi çok olmuştur. Gene bugün batıda artık hiç bir ilaç yazmayan hastaneler var. Bu hastanelerde hastalara sen bir ay boyunca ceviz ye sen 2 hafta havuç ye diye reçete yazıyorlar. Bu arada Türkiye bu konuda da 50 yıl geriden gidiyor, yurt dışında yaşadığım emin olduğum için bunu söylüyorum, yani bir kaç kat daha fazla yalan ve cahilliğin ülkemizde var olduğunu bilerek hareket edin.  Verecek tomarla örnek var ama ana konuyu anladığınızı umuyorum.

İnsanın metafizik hali boyutları bugün kuantum bilimince bilinen doğal bir gerçektir. İnsanı çevreleyen manyetik-metafizik alan Dr. Harold S.Burr gibi bilim adamlarınca ispatlanmıştır. Dr. Harold Burr un araştırmalarına göre bu manyetik alan insan düşüncesine göre şekillenir. Zaten Kuantum fiziğine göre diğer boyuttaki cisimler insan düşüncesine göre hareket etmektedir. Dr. Burr bu manyetik alanı tedavi ederek bazı hastalıklarında iyileştiğini görmüştür.  Bu manyetik alana doğu mistizminde çakra, tasavvufta letaifler denmektedir.

Bu manyetik alan konusuyla ve masonların büyü vasıtasıyla yardım ve emir aldığı Kafir cinlerin (batıda 4.boyut varlıkları ve uzaylı olarak bilinir) tüm dünyada varlıklarını ve amaçlarını “Dünyanın Kara Kutusu belgesel serisinde” ispatladık, (en altta video linki var) izlerseniz sayısız delillerini görebilirsiniz.

Farklı gibi görülen bu psikolojik hastalıkların (okb, şizofreni, panik atak, kronik depresyon vs.) aşağıdaki genel belirtileri sizde varsa okumaya devam edin.

1-Sürekli hareket etme ya da hiç hareket etmeme isteği (bu biraz rahatlattığı için)

2-Bir şey hissedememek ya da kötü hissetmek (günahlardan dolayı çakralardan vücuda yerleşen şeytan vücut enerjisini aldığı için) (şeytanın işi gücü yok bizle mi uğraşacak diyorsan Dünyanın kara kutusu belgesel serisini izle: özetle köle sahibi olmak her canlı için büyük kardır)

3-Bazı zamanlar düzelir gibi olsa da asla hiç geçmemesi.

4-Nefsi şeylerden kısa süreli haz alması dışında hayattan zevk almaması. Bu yüzden hep anlık bedeni zevklere yönelmesi. Cinsellik, yemek yeme, alış veriş yapma… gibi.

5-Psikolojik hastalığa sahip insanlar günahkar değildir, günahı alışkanlık haline getirmek isteyen insanlar değildir. Fakat bu insanlarda Ara ara Büyük günahlar işlerse tamamen düzelecekmiş-rahatlayacakmış gibi hissetme durumu vardır. (Çünkü büyük günahlar ve sürekli günah işleyenler zaten şeytan için sürekli enerji (fıtrata ters negatif beyin kimyasalları) üreticisi olduğu için şeytanın hastayı sıkmasına zorlamasına (psikolojisini bozmasına) gerek yoktur. Çünkü zaten amaç hastayı sürekli günah işler (negatif beyin kimyasalları üretir) hale getirmektir. ve zaten sürekli veya büyük günahlar işleyen insanların psikolojileri normal görünür, şeytanın onları bir şeye zorlamasına gerek yoktur. Bu tarz günahı alışkanlık edinmiş (psikolojisi normal görünen) insanların Manevi ortamlarda duramamalarından, manevi şeylerden kaçmasından anlayabilirsiniz.)

6-Canı sürekli sıkılmak, bir işe odaklanmada zorlanmak, çabuk yorulmak vs. (çünkü şeytan üretilen vücut enerjilerini emer, örneğin psikolojik hastalarda vitamin seviyeleri hep düşük görülmüştür, ama hasta olmaları vitamin eksikliğinden değildir, çünkü eksik vitaminler verildiğinde hasta biraz iyi hissetse de depresyonu tamamen geçmez.)

Dünyada her şeyin ilacı var. Bu durum hadisi şerifte de anlatılmış.

Hadisi şerif: “Allah Teâlâ Hazretleri hastalığı da ilacı da indirmiştir…” [Ebu Dâvud, Tıbb 11, (3874).]

 Zaman zaman ümitsizliğe düşsem de hep bu inanç ile yaşadım. Fiziksel hastalıkların ilacı bazı fiziksel şeyler olduğu gibi psikolojik (ruhsal) hastalıkların ilacı da manevi ve ruhsal içeriklidir. İşte bilim camiası bu sebepten psikolojik hastalıkların çözümünü şu an ki bakış açısıyla asla tam bulamayacaktır. Halı altına süpürecek, beyni uyuşturacak ilaçlarla psikoloji konusunda yoluna devam etmek zorunda kalacaktır.

Okb denen olayı yaşamayan asla bilemez. Benim için okb yaşamamış bir insanın okb hakkında hiçbir sözünün bir önemi yoktur. Bu kötü düşüncelere ve strese kimse kendisi sebep olamaz ve kendi elinde değildir, engelleyemez. Bu hastalık insana dünyada cehennemi yaşatır. Kanser olan yaşamak ister, bazen fiziksel acısı olsa da onun haricinde hayatına devam eder lezzet alır. ama bu hastalık ve benzeri psikolojik hastalıklarda insan  yaşamak istemez. Hiçbir şey ama neredeyse hiçbir şey bu insana zevk vermez, bu insanı hayatta tutan tek şey bu hastalıktan kurtulma ümididir.

Bende sizler gibi internette ve farklı farklı yerlerde yıllarca çözüm aradım. zaman zaman vazgeçip kendiliğinden geçmesini bekledim. Sayısız makale okudum video izledim… Vitaminler, spor yapmak düşünce egzersizleri (hatta Kuran (rukye) ve zikirler) şu anda internette veya piyasada olan her türlü yöntemi denedim tabikide ve tabikide hiçbiri tam çözüm olmadı, hastalığı  %50 ye bile indirmedi. Zaten bunlardan herhangi biri tam çözüm olsa bomba gibi tüm dünyaya yayılırdı ve Zaten bunları birçoğunuz denediniz o yüzden buradasınız, denemediyseniz de güzel bir fırsat; benim tecrübemden faydalanıp gereksiz işlerle vakit kaybetmemiş oldunuz. Bu konuda yazacak çok şey var ama en gerekli kısımları yazıyorum….

SİSTEM NASIL İŞLER?

Özet olarak tezimiz; bu hastalıkların şeytanlar yani kafir cinlerin, işlediğimiz büyük günahlar yüzünden (yani fıtratımıza ters negatif beyin kimyasalları yüzünden) vücudumuzda (çakralarımızda-insanın manyetik alanında) oluşan menfezlerden girerek bizi kontrol etmeye çalışmasından dolayı oluşmaktadır.

Peki şeytanlar-kafir cinler (4.boyut varlıkları) neden bunu yapıyorlar? Cevap: 4. boyut varlıkları, 4.boyutun yapısındadır yani atom altı parçalardan oluşan varlıklardır. Bilim adamları 4.boyutta yaşayan bir canlının olabileceğini ve bu canlının aynı İslam dinindeki cinlerin özelliklerine sahip olacaklarını anlatmışlardır.(Bu konuyu Dünyanın Kara Kutusu 2.Bölümde açıkladık) Örneğin uzun süre ufo ve uzaylılar üzerinde araştırma yapmış yazar-senarist John Kell’de en sonunda bu uzaylıların 4.boyutta oldukları sonucuna ulaşmıştır. Bu açıdan tüm dünyada benzer şekilde görülen ve hissedilen uzaylılar aslında cinlerdir. (Bu konuyu da Dünyanın Kara Kutusu 3.bölümde açıkladık)

İşte bu 4. boyuttaki yani atomaltı parçalardan oluşan bu varlıklar bizim duygu düşüncelerimiz sonucu ürettiğimiz atomaltı parçalardan beslenir ya da zarar görür. Kuantum Fizikçilerine göre 4.boyuttaki maddeler (yani atomaltı parçalar) bizim duygu ve düşüncelerimize göre hareket etmekte, şekillenmektedir. Duygu durumumuzun atomaltı aleme tesirinden dolayı görüntüsü alınabilen kirlian (aura) fotoğrafçılığı bu sebeple vardır.

Cinler gözle görülmezler çünkü atomaltı parçalar bir atomun neredeyse milyarda biri bile değildir. Zaten bizi oluşturan atomlarında içinde sadece atomaltı parçalar olan atom çekirdeği ve elektronlar vardır. Yani atomların yüzde 99,9999 dan fazlası bilimsel olarak BOŞLUK tur. Bizim bu kadar büyük ve gözle görünür olmamızın tek sebebi atomik yapıda olmamızdandır. Yoksa bizde cinler gibi sadece atomaltı parçalara sahibiz ve hiç büyüklüğündeyiz, tamamen BOŞLUK tan ibaretiz. Zaten bilim adamları bu özelliklerinden dolayı insanların duvardan geçememesinin tek sebebinin atom çekirdeği ile etrafında dönen elektronların çekim kuvveti olduğunu söylemişlerdir. Yani atomik formda olduğumuz için boşluktan ibaret olan duvarın içinden geçemiyoruz. İşte atomaltı parçalardan ibaret cinlerde boşluk olmadığı için, boşluktan ibaret olan insanların içine rahatça girip çıkabilirler. Tabi çakralarımızda günahlar sonucu manyetik dengesizlik ve boşluklar oluşmuşsa bunu yapabilirler. Şeytan ile Hz. Adem kıssasında şeytanın adem çamur iken burnundan girip çıktığını ve “ben bunu kontrol edebilirim” dediği kıssayı hatırlayın.

Gene bu sebepler dolayısıyla cinlerin bize görüntüsü (güçlenip görünebildiklerinde) genelde toz duman gibi ya da kendi cisimlerine büründüklerinde çoğunlukla (uzaylılarda) hologram şeklindedir. Atomaltı tesirlerden çok fazla güçlenirlerse (suriyeden daha fazla katliamın yaşandığı meksika gibi bölgelerde) bizim boyutumuza geçip atomik bir forma bürünebilirler (tüm dünyada görülen uzaylı fenomenleri). Üst boyuttaki canlılar alt boyuta belli sebepler oluştuğunda geçebilir. Meleklerin Peygamber efendimiz ve sahabelere ve diğer peygamberlere ara ara göründüklerini hatırlayın.

 

1- Hastalık Neden Oluyor?

Şura Suresi- 30- Başınıza gelen her musîbet, işlediğiniz günahlar (ihmal ve kusurlarınız) sebebiyledir, hatta Allah günahlarınızın çoğunu da affeder.

Yunus Suresi – 44- Allah insanlara asla zulmetmez. Lâkin insanlar kendi kendilerine zulmederler.

Dediğim gibi ruhsal hastalık olduğu için hastalığa yakalanmakta ruhsal sebeplerden. Hiçbiriniz bu hastalığa doğuştan sahip değildiniz, bir vakit aralığında yakalandınız. Daha önce İşlediğimiz büyük günahlardan veya normal olarak düzenli olarak işlediğimiz küçük günahların birikmesiyle; fıtratımıza ters beyin kimyasalları salgıladığımız için çakralarımızda (vücut manyetizmamızda) oluşan dengesizliklerden ve bu dengesizliklerden dolayı o bölgelere yerleşen negatif enerjilerden (halk dilinde şeytandan) dolayı bu hastalık vuku bulmaktadır. Sürekli büyük günahlar işleyip hayatlarına normal şekilde devam eden insanlar ise şeytanların himayesinde negatif enerji üreticisi olarak kullanılmakta ve negatif varlıklara besin sağlamakla birlikte çevresine de kötülük yaymakla şeytanların işine yaramaktadır (O yüzden görünürde normaller ama bedenlerini çoğunlukla şeytanlar yönetmektedir, onların sözcüsü robotlar gibidirler, insi şeytan olayı da budur). Ama normalde iyi olan arasıra günah işleyen insanlara ise şeytan bu şekilde psikolojik rahatsızlıklara sebep olur çünkü onlardan bir an önce kurtulması ya da bloke etmesi gerekmektedir. Bu konu hakkında uzun süren araştırma sonuçlarını belgesel serisi halinde Dünyanın Kara Kutusu serisinde yayınladık [Tıklayarak İzleyebilirsiniz]  Bu konu; bu konu ile ilgili hiçbir şey bilmiyorsanız aylarca araştırmanız gerekecek bir konudur. gerçekten çok şanslısınız ben size özet olarak veriyorum, keşke bana da biri böyle anlatsaydı ve yıllarımı kurtarsaydı.

Şura Suresi – 221-222- (Şeytanlardan bahsediyorlar) şeytanların asıl kime indiğini bildireyim mi? Onlar yalan ve iftiraya, günaha düşkün kimselere inerler.

 

Nisa Suresi-31- Eğer yasaklanan günahların büyüklerinden kaçınırsanız, sizin öbür küçük günahlarınızı örtüp affederiz ve sizi değerli bir mevkiye yerleştiririz. 

Zaten bu çakralar, vücudun manevi dengesi konuları günümüzde unutulmuş (deccali sistem tarafından unutturulmuş) olsa da yüzlerce yıldır; semavi dinlerin öğretilerinde, tasavvuf okullarında, budizm gibi dinlerin ruhsal öğretilerinde vs. bilinmekte yaşanmakta, öğretilmektedir. Hatta kirlian fotoğrafçılığı ile (aura photograpy de denmekte) bu çakralarımızın resmi çekilebilmekte, yani ruh ve düşünce dünyamızın vücudumuzun çevresinde oluşturduğu manyetik alan somut olarak görülebilmektedir (aura fotoğrafçılığı yapan şirketler (adresi için tıkla) Avrupa da mevcut fakat Türkiye de bildiğim kadarıyla yok) . Yani vücudumuzun çevresinde oluşan manyetik kalkanımızın düşünce dünyamız ile oluştuğu görülebilmekte ve bugün bilim tarafından kabul edilmektedir. Ayrıntılarına Dünyanın Kara Kutusu Belgeselinden bakınız (şeytanın varlığı, özellikleri, dünyanın sistemi vs. her şeyi anlayıp aklınızda soru işareti kalmaması için izlemenizi şiddetle tavsiye ediyoruz)

Ve gene zaten reçeteyi uyguladığınızda fiziksel etkisini hissedip bizzat şahit olacaksınız.

Aura fotoğrafçılığı hakkında video: https://www.youtube.com/watch?v=-rjbosyiDSs

Sırtta manyetik çekilme hakkında video: https://www.youtube.com/watch?v=LZIs317ldYc

 

Konuyu Pekiştirmesi İçin; Suya Ayet Okununca Aurasının Değişmesi ile İlgili Video > https://www.youtube.com/watch?v=kWMVzm2d4dQ

Tüm bunların sonucu olarak bu hastalığa günahlar sebep olmaktadır. Gözden kaçırdığımız, önemsemediğimiz, bu hastalıklara sebep olan başlıca günahları şöyle sıralayabiliriz;

* Beddua, lanet, kahır, bela okumak > Bunu gözardı ettiğim için hastalığın geçmesi uzun sürdü ve en çok bunların psikolojik hastalığa sebebiyet verdiğini gördüm. Şahsen uzun süre boyunca her gün belli gruplara (hatta o grubu destekleyen belki kandırılmış masum insanlara) beddualar, lanetler etmiş, hatta Kahhar zikri ile bunları desteklemiştim. Karşı taraf suçlu bile olsa günahkar ve sizin hakkınızı yiyen kimseler bile olsa bunları kesinlikle yapmamak lazımdır. Çünkü bunları yaparken vücudumuzda büyük kin, öfke duyguları (yani büyük negatif beyin kimyasalları oluşmakta) birikmektedir. Normal hayatta da “Allah belanı vers…!, Allah seni kahr….! Sana lanet ols….! vs. gibi cümleler ağzınızdan çok çıkıyorsa psikolojik hastalığa yakalanma ihtimaliniz çok yüksek.

Hadisi şerif:  İbnu Abbas radıyallahu anhüm anlatıyor: “… Şunu bilin ki, kim bir şeye haksızlıkla lanet ederse, lanet kendisine döner.” (Kaynak:  Ebu Davud, Edeb 53, (4908); Tirmizi, Birr 48, (1979))

 “İnsanoğlu; ağzından çıkan cümlelerin, beyninde çıkan düşüncelerin bütün evreni dolaşıp, tekrar onlara geri döndüğünü bilse, çok daha dikkatli olurdu.” Albert Einstein

*Diğer büyük günahlar. 7 büyük günah; zina, ensest ilişki, kul hakkı, iftira, yalan yemin, ana babaya kötü davranmak vs…

*İnanan biri ise sonradan işlenen; Allah’a isyan, şirk, inancını yitirme, ibadetleri terk etme, Allah hakkında kötü zan besleme gibi günahlar; inanç enerjisini bir anda düşürdüğünden çakralarda şeytana kapı aralar. İnsan hata işlemedikçe Allah bir musibet vermez. Allah a küsmek için bir bahane yoktur. İnsanın başına maddi manevi ne varsa kendisi yüzünden gelir. Bazı kötü gibi gelen şeyler ise sonradan rahmet, faydalı veya uyarı olduğu anlaşılır.

*Sürekli işlenen küçük günahlar. Yalan, gıybet dedikodu, Harama bakmak, ihtiyaç fazlası masturbasyon vs. Bununla ilgili zaten hadisi şerifte sürekli işlenen küçük günahların tövbe edilmezse zamanla kalbi tamamen karartacağı söylenmektedir.

Hadisi şerif: “Kişi günah işlediği zaman kalbinde siyah bir nokta hasıl olur.” (Müslim, 1: 141.)

Hadisi şerif: Rasulullah (asm) “Bazen kalbimi siyah bir bulut kaplar da günde yüz defa istiğfar ederim” buyurmuşlardır. (Tirmizi, Tefsir, 48.)

“Hayatın zevkini ve lezzetini isterseniz hayatınızı iman ile hayatlandırın, feraizle ziynetlendiriniz ve günahlardan çekinmekle muhafaza ediniz.” Bediüzzaman Said Nursi (Sözler, 238.)

Hastalığın Çözümü

Çok basittir. Bu hastalık çoğunlukla az buçuk inançlı ya da genel olarak kötü olmayan insanlarda tezahür ettiği için bu yaptıklarından pişman olarak bundan kurtulmak mümkündür. Hiç bir dine mensup olmayan deist bir insan bile inandığı yaratıcıya karşı bu yaptıklarından pişmanım dese çözümü olacağına inanıyorum.

Hıristiyanlıkta da günah çıkartmanın ne kadar önemli olduğunu biliyorsunuz ve şimdi anladınız umarım. İncilde hz. İsa nın ve havarilerin şeytan çıkartmakla ilgili bir çok ayetleri vardır.

Müslüman olarak ben tövbe ettim. Büyük ve birikmiş günahlar için 21 gün, günde 21 kez el açıp “tövbe estağfirullah” demek bu işle ilgilenen hocalarca tavsiye ediliyordu bende öyle yaptım. Garanti olması için 21 gün, her gün 2 rekat tövbe namazı sonrasında bu tövbeleri yaptım.

Bahsettiğim beddua, lanet, bela ve kahır günahları için ise 21 gün namazlı tövbe ettikten sonra, bu günahları ettiğim gün kadar her gün tövbe ettim. Peki beni bu işlemi yapmaya motive eden mucize gibi şey neydi? Ne yaşadım?

“Kalpler ancak Allah’ı zikretmekle tatmin olur!” (Rad Suresi, 13: 28.)

Hadisi şerif: Peygamberimiz (asm) “Her hastalığın bir ilacı vardır. Günahın ilacı ise istiğfardır.” (Ö. N. Bilmen, 500 Hadis, H. No: 336.)

Hadisi şerif: “Yaptığın bir kötülüğün ve işlediğin bir günahın arkasından hemen tövbe et ve bir iyilik yap ki o günahın tesirini ve zararını izale etsin! Hem her taş ve ağacın altında Allah’ı zikret ki orası nurlansın.” buyurmuşlardır. (M. Ehadis-i Nebeviyye, s. 32.)

Reçeteyi Uygulayınca Neler Yaşayacaksınız?

Bende herkes gibi günahımı inkar ettim. Onlardan birşey olur mu ki dedim. Üşendim. En sonunda çözümsüz kalıp yaptığım ilk tövbede sırtımdan mıknatıs gibi birşeylerin çekildiğini yoğun birşekilde hissettim. Ben pişmanlık hissedip tövbe ettikçe bu çekilmeler devam ediyordu. Gözlerim yaşardı. Ve ilk rahatlamam gerçekleşmişti. Gece ise rüyamda çok büyük ejderha- gergedan tipli bir yaratığın alevler içerisinde yandığını gördüm, normal değil çok etkileyici bir rüyaydı.

Hadisi şerif: Rasulullah (sav) in yanlarına gelen şeytanla konuşması; Ey şeytan “Peki, senin cismini ne eritir?” -“Tövbe edenlerin tövbesi.”… (İbn-i Abbas (R.A.) Hazretleri’nden naklen Muaz b. Cebel rivayet etmiştir-Muhyiddin-i Arabi – Şeceretü’l-kevn)

Dikkat etmeniz gereken nokta ilk günün rahatlaması ile rehavete kapılıp 21 günlük tövbeyi aksatmayın. İlk günden itibaren hastalığınız azalacak ve zamanla yok olacak, tüm o saçma düşünceler yok olacak, beyinsel işlevleriniz düşünceleriniz hayatınız eskisi gibi normal rayına oturacaktır inşallah. Bu sevinç ile bize de dua etmeyi unutmayın.

Önemli not: Eğer gerçekten önemli günahlardan tövbe ettiniz ve birşey hissetmediyseniz, büyü olma ihtimali vardır. Fakat büyü yapılmış olması çok küçük bir ihtimaldir. İnsanların %90 ı günahlar yüzünden psikolojik sorunlar yaşamakta ama %90 ı büyüdür düşüncesiyle hareket etmektedir. Bu ihtimali yok etmek için ise gene (Peygamberimizin uyguladığı yöntemler) 21 gün boyunca sabah ve akşam yani günde 2 defa 11 er nas felak ihlas okumak ya da sabah, akşam olunca ve yatarken yani günde 3 defa 3 er nas felak ihlas suresini avuca üfleyip vücuda sürmek büyü sorununa bir müslümanın yapacağı kesin çözümlerdir.

Sancaktar Tekkılıç
FHÖ Prodüksiyon
Youtube/ Gerçeğe Çağrı

Gerçeklerle yüzleşmeyi hiç denedin mi? Peki büyük resmi görmeyi hiç arzuladın mı?
Belki karşılaşmak istersin;

Dünyanın Kara Kutusu Belgeselinde hiç duymadığınız çarpıcı gerçeklerle büyük resmi daha iyi göreceksiniz;

Scroll to Top