Cinlerin özelliklerini ve neye benzediğini anlatırken mecburen açıklık getirmemiz gereken nokta cinlerin aslında uzaylılar olduğudur. Çünkü cinleri ve uzaylıları tasvir eden bütün özellikler aynıdır, bu nedenle ikisi için göstereceğimiz somut delillerde ortaktır. Bu aşamadan sonra uzaylı dediğimiz zamanda cinleri kastettiğimizi belirtelim.
Zaten İslam dinine göre şeytanlarında cin olduğu belirtilmiştir. Şeytan yılan kılığındadır ve cinlerin bir türüdür. konuyla ilgili somut delillerin yanında tanık beyanlarınıda vereceğiz çünkü delilleri destekleyen tanık beyanları da yardımcı delil niteliğindedirler.
Ufoloji ve uzayla ilgilenen araştırmacılara göre uzaylılar genel olarak iki cinse ayrılır, reptilian ya da drakolar ve griler. semavi dinlere göre cinlerin liderleri iblis şeklen yılansıdır, (şeytanların yılanlara benzediği ile ilgili dini yazıları ileride inceleyeceğiz) iblis soyundan olmayan normal cinler ise griler olarak adlandırılan bizim uzaylılar olarak bildiğimiz varlıklardır. drako ya da reptilian denilen kanatlı boynuzlu yılanımsı türün çok tanrılı dinlerin genelinde baştanrı olarak tasvir edilirken, griler denen türün daha pasif düzeyde daha çok yardımcı figüran olarak resmedildiğini görürüz. bu iki türün altlarında da birçok türevleri vardır. nitekim bir rus ajanının olduğu iddia edilen bir kitapta birçok uzaylı türevinden resimleriyle bahsedilmiş, bunların hangi gezegenlerde yaşayıp dünya üzerinde ne emelleri olduğu anlatılmıştır. hatta bu kitapta bile uzaylılardan bazılarının islam inancındaki cin ile aynı olduğu yazmaktadır. fakat yazının devamında cin denen bu ırkın bir daha dünyaya uğramadığı yazmaktadır. Bu tarz kitapların yazılması için bilgi veren şeytanlar her zamanki gibi iki doğru içine bir yanlış karıştırmışlar.
Şimdi sırasıyla uzaylılar ve cinlerin aynı varlıklar olduğuna dair elimizdeki maddi delilleri verelim;
Birtakım paranormal olaylarla ilgili araştırmalar, çeşitli bilimsel metotlarla araştırma merkezlerince ele alınmaya çalışılmaktadır. Uzaylı diye kendini tanıtan görüntülerin fotoğrafları alınabilmektedir. Aynı şekilde spiritüalistlerin masasına gelen ve kendisini ‘ruh’ olarak tanıtan vizyonların da. Bu görüntülerin bazı spektroskopik incelemeleri de yapılabilmiştir. İlginç olan ise, her iki türün spektral analizlerinin aynı sonucu vermeleridir. Spiritüalistlerin masasına gelen ‘sözde ruh’larla, sözde uzaylıların polaroid filmleri, kırmızı ötesi (infrared) ve normal ışınlara dayalı spektral analizlerinin birbirinin tamamen aynı olduğu bildirilmektedir. Kendisini ‘ruh’ olarak tanıtanlarla ‘uzaylılar olarak tanıtanların bizzat cinler tarafından tezgahlandığı bu şekilde iyice anlaşılmış bulunuyor.
Kişi bilmediğine karşı tedbir alamaz Cinler Bu yüzden bilinmek istemez, inkılap yayınevinin kurucusu Garbiz fikrinin belirttiği gibi cinlerle görüşmek değişerek, ruhlarla en son uzaylılarla görüşme diye yansıtılmış. Cinleri çok tanrılı dinlerdeki gibi dost ve tanrı olarak gösterip yakın zamanda gerçekleşecek olan; cinlerin insanların boyutuna geçişine ve cin istilasına insanları hazırlamak için takipçileri tarafından uzaylılarca yazdırıldığı söylenen; altın çağ bilgi kitabı 1986- 5. ay fasikül 17 sayfa 151 de şöyle deniyor: “İslam’da cin kötüdür ama sizi Cinler kurtaracaktır” sayfa 152 de “Cinler tanrının elçileridir, her bakımdan çok güçlüdürler siz onlara uzaylı diyorsunuz” denmektedir.
Üzerinde durulması gereken çok önemli bir konu da şudur ki: semavi dinlerin öğretilerine göre şeytanların (yani kafir cinlerin) tüm amacı insanları kandırmak üzerinedir. tüm dinlerde bilindiği üzere şeytan haset ve nefreti yüzünden, elindeki her şeyi insan yüzünden kaybettiğinden dolayı ilk olarak adem ve havvayı kandırmış ve devamında da kendini bu işe adamıştır. Şeytanların Neden kendilerini uzaylı diye tanıtırlar sorusunun cevabını da bu amaçta aramak gerek? çünkü böyle tanınmak cinlerin işine gelmektedir. Kendini cin ve şeytan olarak tanıtmaktansa güçlü ve yardımsever uzaylılar olarak tanıtmak cinler için daha mantıklıdır. insanları bu şekilde çok daha güzel kandırabilirler. bununla beraber şeytanların uzaylı yalanı üzerinden yürüttükleri daha büyük planları vardır ki bunu ilerleyen bölümlerde açıklayacağız. Şimdi ileriki bölümlerde göstereceğimiz üzere geçmiş dönemlerde insanlara büyük tuzaklar kurup büyük zararlar vermiş olan uzaylılar ve cinleri tanıyıp tehlikelerinden korunmak için; uzaylılar ve cinlerin ortak özellikleri ile devam edelim.
Hem uzaylılar hem de cinler insanlardan bir üst boyuttadırlar
Dini ve tarihi kayıtlarda; cinlerin hz. nuh döneminden sonra insanların boyutundan ayrılarak bu dünyada oldukları ama başka bir boyuta gönderildikleri; hz. Nuh döneminden sonra cinlerin etkileri nispeten hissedilir ama gözle görünmez oldukları, kendi boyutlarından insanları görebildikleri söylenir. Bu tabirler Günümüzün bilimsel anlatımına yani kuantum teorisine göre üst boyuta taşınmak demektir. Konuyla ilgilenen metafizik, okültizm uzmanlarıda bu yaklaşımları doğrulamaktadır.
Cinlerin Hz nuh dönemine kadar insanlarla aynı boyutta yaşadığını ve bu cinlerin üst boyuta taşınmasıyla ilgili tarihi kayıtları ve delilleri mu kıtası ile ilgili bölümde açıklayacağız.
(Cin Suresi. Ayet: 16) “Ve eğer onlar, o tarik (yol) üzerinde dosdoğru gitse idiler, elbette kendilerine bol bol su içirirdik.”
Bu ayet cinlerin bir zamanlar insanlar gibi biyolojik varlıklar gibi yaşadıklarını ve suya muhtaç olduklarını göstermektedir.
Rahman suresi 56- O cennetlerde gözleri eşlerinden başkasını görmeyen, tatlı bakışlı öyle güzeller vardır ki, daha önce cin ve insanlardan hiç kimse kendilerine dokunmamıştır.
Bu ayette bekarlığın bozulması manasına gelen “tams” kelimesi kullanılmıştır. Yani bu ayete göre cinlerin bir şekilde insanların boyutuna geçip insan kadınları ile cinsel ilişkiye girebildikleri yani şartlar oluştuğunda bizim boyutumuzda aynı bizim gibi yaşayabildikleri açıkça anlaşılmaktadır. Bunun diğer delillerini uzaylılar tarafından kaçırılan sayısız kadının beyanında göreceksiniz.
“Cinlerden bir ifrit namazımı bozdurmak için dün akşam anîden bana bir oyun oynamağa kalkıştı. Ama Allah beni ona kaptırmadı. Ben de onu boğdum. Vallahi onu şu mescidin direklerinden birinin yanı başına bağlamayı çok isterdim. Bu suretle sabahladığınızda sîzlerde toptan (yahut hepiniz) onu görürdünüz; fakat sonradan kardeşim Süleyman’ın şu sözünü hatırladım: “Yâ Râbbî beni affet; ve bana öyle bîr mülk ver ki benden sonra hiçbir kimseye lâyık olmasın!” demişti. Allah da onu köpek kovar gibi kovdu.” buyurdular. (bk. Müslim, Mesacid, 39-ayrc bknz. Müslim, Mesacid, 40; Nesai, Sehv 19)
Bu hadisi şerifte cinlerin bizim boyutumuza geçtiğinde aynı bir insan gibi madde olduğu ve bağlanabildiği belirtilmiştir.
Araf-27-… o da, askerleri de sizin kendilerini göremeyeceğiniz yerlerden sizi görürler. Doğrusu Biz şeytanları iman etmeyenlerin dostları yapmışızdır.”
Bu ayette de cinlerin bizden farklı bir boyutta oldukları biz onları göremesek te onların bizi gördüğü ve dostluk benzeri insanlarla ilişki kurdukları açıkça anlatılmıştır.
hicr- 27 -Cinleri insan vücudunun gözeneklerinden geçebilen güçlü bir ateşten yarattık
Bu ayette ise cinlerin bulundukları boyuttan gereken şartlar oluştuğunda insanların bünyelerine nüfuz edebildikleri anlaşılmaktadır.
Atomaltı parçalardan oluşan cinlerin biz içi boş olan atomlardan oluşan insanların eğer tedbir alınmazsa boşluklarına rahatlıkla girip çıkabileceğini daha önce anlatmıştık. kuantum fiziği ile uyumlu olan bu gerçeğin açıklamasını 2. Bölümde bulabilirsiniz.
Evre adlı kişisel gelişim belgeselinde bir çok tanık astral seyahatte uzaylıları gördüğünü anlatmış, yani uzaylıların bizim dünyamızda ama farklı bir boyutta olduğunu görmüşlerdir. Aynı şekilde astral seyahatte cinler ile karşılaşılacağını müslüman hocalarda söylemiştir.
aslında hepimiz her gün 4. boyuttan geçmekteyiz. hepimizin ruhu uyku uyanıklık arası halden geçmektedir. uyku uyanıklık arasında ruhumuzun geçtiği bu aleme yakaza alemi denmektedir. başımıza gelen paranormal olaylarda çoğunlukla bu uyku uyanıklık arası halde gelmektedir. Örneğin tüm dünyada bilinen ve yaşanan karabasan olayı tam bu uyku uyanıklık arası halde gerçekleşmektedir. işte hem uzaylılar tarafından kaçırılmalar hemde cinler tarafından kaçırılmalar ve karabasan saldırıları bu yakaza halinde gerçekleşmektedir. bu benzerlikte cinlerin uzaylılar ile aynı olduğunun bir delilidir.
3.boyuta (insanların boyutuna) geçebilen cinler ve uzaylılar
Cinlerle ilgili en önemli soru onların bizim boyutumuza nasıl geçtiği ve geçiyorsa bunun delillerinin neler olduğudur.
Cinler; kendi boyutlarındayken bizim boyutumuzda enerji şeklinde insanların ruh ve düşünce dünyasına manyetik açıklar bulduğunda etki edebildikleri gibi, gereken şartları oluşturduğunuzda fiziksel olarak ta etki edebiliyorlar. dünyanın bir çok yerinde kameralara yansıyan bu görüntülerin laboratuvar incelemelerinde fake olmadığı anlaşılmış ama bilim çevrelerince bir açıklama getirilememiştir. Gene Daha önceden gösterdiğimiz hayalet resimleride cinlere aittir,
Her kültürde uzaylı ve reprilian olarak görüp bildiğimiz bu Grilerin ve reptilianların görüntüleri cinlerin kendi orijinal görüntüleridir. cinler bizim boyutumuza yavaşlayarak geçtiklerinde bu orjinal şekillerinde görünürler. cinlerin bizim boyutumuza geçmeleri için ya bizim alemimizde manyetik bir hadise vuku bulmalıdır. yani bir büyü veya manyetik etki oluşturan herhangi bir şey buna vesile olmalıdır. bu etkiler sonucu manyetik açıklık gerçekleştiğinde cinlerin bizim boyutumuza geçmeleri için yavaşlamaları yeterlidir, yavaşlayıp bizim boyutumuza aynı bizim gibi biyolojik bir varlık olarak geçebilirler, fakat bizim boyutumuzda öldüklerinde cesetleri ateş yapıtaşından yaratıldıkları için kül olup yok olmaktadır, öldüklerinde de kükürt kokusu arız olur. Bizim boyutumuza biyolojik bir varlık olarak geçmeleri çok zor olmasa da biyolojik olarak bizim boyutumuza kolay kolay geçmek istemezler çünkü biyolojik olarak geçtiklerinde bizim boyutumuzda ölmeleri çok kolaydır ve sıvı kayıpları fazla olduğundan kendi boyutlarındaki gibi rahat ve güçlü davranamazlar, geçseler bile daha çok ıssız yerlerde rastlanırlar. nasıl ki biz uzaya gidiyor ama rahat hareket edemiyor güçlük çekiyor ve geri dünyaya evimize dönmek istiyorsak ve hatta astral seyahat yoluyla üst boyuta geçmeyi başaran insanlar bile sürekli orada kalamıyor ve geri yerine yurduna dönme isteği duyuyorsa aynı şekilde cinlerde bizim boyutumuzda fazla kalamaz ve kalmak ta istemez.
Çeşit çeşit insan, hayvan ve Hayalet kılığına giren ve bu şekilde insanlara görünmeyi başaran cinler ise hadisi şeriflere göre cinlerin sihirbazlarıdır. bunların görüntüsü biyolojik yani gerçek bir görüntü mü yoksa hologram şeklinde aldatıcı bir görüntü mü olduğu hocalar tarafından bile tartışmalıdır. fakat gerçek olan; bu şekilde göründüklerinde maneviyatı iyi olan insanlar tarafından kolay öldürülebilir olduklarıdır. eğer maneviyatı kötü yani negatif vücut aurasına sahipseniz ve bu nedenlede çakralarınız manyetik saldırılara karşı savunmasız ise cin size karşı güçlü olur ve siz ona karşı zayıf kalırsınız. gene bu tarz farklı görüntülere büründüklerinde sizin manevi durumunuza göre size korkunç ya da korkmayacağınız şekilde görünür. mesela günahlarla kalp akıl ve ruhlarını kirletmiş insanlar ile kötülük işlemeyen insanlara aynı anda görünen bir cin, maneviyatı kirli insanlara ejderha olarak görünür iken maneviyatı güçlü insana küçük bir yılan olarak görünür ve korkutamaz. bu durumda gene anlaşılacağı üzere kuantumla ilgilidir ve kuantum alemindeki durumunuza göre cinler ya size musallat olarak sizden beslenir ya da enerjinizden korkarak size yaklaşmaz ve yaklaşamazlar.