“Onun dinle alakası yok, bunun dinle alakası yok diyorlar…kalp tüm vücudu etkilemez mi?” (Sancaktar Tekkılıç)
10-DİN NEDEN VAR, NEDEN DİNE BAĞLANMALIYIZ?
Bazılarına göre; neden bir din var? Neden bir dinin bünyesi altına girmek zorundayız? Allah’ın bizim ibadetlerimize ihtiyacı olmadığı halde neden ibadet ediyor ve bu işi kendi kafamıza göre yapmıyoruz? Tamam bir yaratıcı var, ama bir dine mensup olmamız neden gerekiyor? Sadece iyilik yaparak cennete girmemiz daha mantıklı değil mi? İbadete ve dine, yani belli kurallara bağlı kalmaya ne lüzum var?
Cevap: Aslında inanç için Allah’ın bir din göndermesine bile gerek yoktur çünkü insanın 5 dakika kainat ve yaratılış hakkında düşünmesi Allah’ı bulmasını sağlar. Zeka seviyesi en geri insan bile Allah’ın varlığını düşünerek kavrayabilir. Ama Allah varlığının bir delili olarak ve doğruları bilip yaşamamız için insanlara bir rahmet olarak dinini göndermiş bize gerçeği ve doğru insan olmanın yolunu göstermiştir ki Allah dini göndermeseydi madden ve manen çok zorluklar çekerdik. Şimdi birkaç paragrafta dinin ne kadar önemli, gerekli olduğunu ve dinsiz (insan) olamayacağımızı açıklamaya çalışacağız;
Zümer-38 – Eğer onlara: “gökleri ve yeri yaratan kimdir?” diye sorarsan “Allah yarattı” derler.De ki: “Peki öyleyse, şimdi baksanıza Allah’tan başka ibadet ettiğiniz şu nesnelere: Şayet Allah bana bir musîbet verirse bunlar o musîbeti giderebilirler mi? Yahut bana rahmet ve nimet vermek isterse o rahmeti engelleyebilirler mi?” Şu halde sen şöyle de: “Allah bana kâfidir. Güvenecek yer arayanlar da, yalnız O’na dayanıp güvensinler.
1.Allah biz insanlara: “Ben bilinmeyen bir hazineydim bilinmek istedim” diyor. Allah (c.c.) biz insanlar “haberimiz yoktu” demememiz için Onun varlığından şüphemiz olmaması için 124 bin peygamber göndermiş, hepsi aynı Allah’ı söylemiş ve gene Onun bir hikmeti olarak bu peygamberler tüm dünyaca bilinmektedir Allah’ın, dinin, peygamberin, ahiretin varlığından haberi olmayan tek bir insan yoktur dünyada. Allah’ı (en güzeli) gerektiği gibi bilmemiz ve anlamamız için din gönderilmiştir. İlk insandan beri aynı tek tanrılı dini geldiğini ve zamanla insanlar tarafından çok tanrılı dinlere dönüştürüldüğünün delillerini görmek için Dünyanın Kara Kutusu-1.Bölüm [İlk Din] belgeselimizi izleyiniz.[TIKLA İZLE]
Taha-134 – Şayet Biz peygamber gelmeden kendilerini azab ile helâk edecek olsaydık onlar: “Ey Ulu Rabbimiz, ne olurdu bize bir elçi gönderseydin de, biz böyle rezil ve hakir olmadan önce senin âyetlerine uysaydık!” derlerdi.
Nahl-64 – Ey Resulüm, sana bu kitabı indirmemiz, sırf onların, hakkında ihtilaf ettikleri gerçekleri açıklaman ve sırf iman edecek kimselere hidâyet ve rahmet olması içindir
Enbiya-10 –Muhakkak ki, hayatınız için gerekli notları içeren, size şan ve şeref sağlayan bir kitap indirdik. Neden düşünmüyorsunuz?
Nahl-9 –Doğru yolu bildirmek Allah’a aittir. Kimi yollar ise eğridir. Şayet O dileseydi, hepinizi toptan doğru yola getirirdi.
Gerçeğin ve Güzelliğin kaynağı olan yaratıcının özelliklerini bize bildirip ruhumuzun kaynağı olana bağlanıp gerçekleri yaşamamızı sağlayacak bir kitabın gelmiş olması iyi değil midir? (bknz: Tasavvuf ve kuantum ışığında manevi zevki yaşamak-duygusal zekaya gerçek güce sahip olmak)
2.Allah kitabında bize hem bu dünyada hem de öbür tarafta bizi mutlu edecek kuralları söylüyor. Bir robotun nasıl çalışacağını robottan çok o robotu icat eden bilir. İşte böyle bizi ve çevremizdekileri yaratan Allah bize her konuda ne yapmamız gerektiğini (kendimiz için) kitabında açıklıyor. Peygamber göndererek nasıl insan olmamız gerektiğini bize peygamberler vasıtasıyla örnekliyor. manevi ihtiyaçlarımız açısından yol, iz bilmediğimiz bir dünyada din bize kılavuz olsun diye verilmiştir.
Kuran’ın ipine sarılan kurtulur, serkeşçe yaşayan bu dünya girdabında boğulup gider. Çünkü mantık ilmi ile bir yaratıcının var olduğunu ve tüm mucizevi gerçeklerle Kuranında bu yaratıcı tarafından gönderilmiş bir kitap olduğunu kavrıyoruz. Fıtratımızında bu gerçeklere (ruhumuzun gerçek kaynağına) muhtaç olduğunu, serkeşçe yaşamanın zararını ve mantıksızlığını biliyoruz.
Kaf-16 – İnsanı Biz yarattık. Onun için, nefsinin kendisine neler fısıldadığını, neler telkin ettiğini de Biz pek iyi biliriz. Çünkü Biz ona şahdamarından daha yakınız.
Necm-32- Senin Rabbinin mağfireti boldur. O sizi topraktan yaratırken ve siz annelerinizin karınlarında döl halinde iken mayanızın ne olduğunu gayet iyi bilir. Öyleyse kendinizi temize çıkarmayın, övünüp durmayın. Çünkü kimin Allah’ı daha çok sayıp O’na karşı gelmekten sakındığını O pek iyi bilmektedir.
İsra-9 – Gerçekten bu Kur’ân insanları en doğru yola, en isabetli tutuma yöneltir.Güzel ve makbul işler yapan müminlere nail olacakları büyük mükâfatı müjdeler.
Yunus-108 – De ki: “Ey insanlar! İşte Rabbiniz tarafından, hakikat size gelmiş bulunuyor.Artık kim o gerçeği kabul eder de doğru yolu tutarsa, bunun faydası sadece kendisinedir.Her kim de o yoldan saparsa, o da kendi aleyhine olarak sapar. Bilin ki, ben işlerinizi yönetmeyi üstüne almış biri değilim.
Sura-13 – O, “Dini doğru anlayıp hükümlerini uygulayın ve o hususta tefrikaya düşmeyin” diye, din esasları olarak Nuh’a emrettiğini, hem sana vahyettiğimizi, keza İbrâhim’e, Mûsâ’ya, Îsâ’ya emrettiğimizi sizin için de din kıldı.Senin insanları dâvet ettiğin esaslar, müşriklere çok ağır gelmektedir.Halbuki Allah dilediği kullarını bu din için seçer ve gönülden Kendine yöneleni ona hidâyet eder.
Sura-10 –Hangi hususta ihtilaf ederseniz bilin ki O’nun hükmü, Allah’a aittir. İşte Rabbim olan Allah budur.Ben de yalnız O’na dayanır ve güvenir, O’na yönelip gönül veririm.
Gerçeğin ve güzelliğin kaynağı olan Yaratıcıyı tasdik eden kalbimizde varlığını kesinleştiren mucizeler dolu bir kitap ve peygamberlerin gelmesi gerçeği yaşamak isteyen bizler için iyi değil midir?
3.Bu dünyada başıboş olmadığımızı önemsendiğimizi göstermek için Allah biz insanlara din ve peygamber göndermiştir. Dinimiz sayesinde Allah’ın insanlara ne yüce kıymetler verdiğini, insanın ne kadar şerefli, değerli, sınırsız yücelebilecek bir varlık olduğunu öğrendik.
Kıyamet-36 – İnsan başıboş bırakılacağını mı sanır?
Ahkaf- 3 – Biz gökleri, yeri ve bunların arasındaki varlıkları ancak gerçek bir maksatla, adalet ve hikmetle, bir de belli bir süre için yarattık. Ama kâfirler uyarıldıkları kıyamet gününden yüz çevirirler.
4. İyi insanların kötülük karşısında sessiz ve güçsüz kalmamaları için; beraber olmaları, birbirlerini sevmeleri, birbirleriyle yardımlaşmaları için din gerekli bir unsurdur. Çünkü kötülük yapmak kolaydır fakat iyi olup beraber olmak zordur, bu nedenle kötüler iyi insanları sindirir. Tarih bize gösteriyor ki Allah’ın kitabına harfiyen uyan milletler kitaba uydukları müddetçe bir ve beraber olmuşlar, kötülüklere galip gelmişlerdir.
Gerçek iyiliğin ancak iyiliğin gerçek kaynağına olan sevgiyle (Onun rızası amacıyla) yapılabileceğini [Neden cennete iyiler değil de namaz kılanlar gider] makalemizde açıkladık. İyiliğin kaynağının (Allah ın) rızası amacıyla yapılan bir iyilik karşılıksız ve gerçek iyiliktir, onun dışında yapılan iyilikler dünyalık amaçlarla (bir beklenti ve menfaatle) yapılmış meyvesini dünyada verecek sahte iyiliklerdir. Zaten hiçbir amacı olmayan iyilikte ve hiçbir harekette yapılamaz. İşte dini gerçek manada yaşamak yani Allah ı gerçek manada tanımak gerçek ruhu ruhumuzda hissetmek böyle iyi bir insanı meydana getirir.
Lokman-2 – Şunlar hikmet dolu kitabın âyetleridir. 3 – İyi davrananlar için hidâyet rehberidir, rahmettir
Enfal-73 – Dini inkâr edenler de birbirlerinin velileridir. Eğer siz bunu yapmazsanız, birbirinize yardımcı olmazsanız, dünyada bir fitne kopar, müthiş bir bozukluk, bir fesat ortaya çıkar.
Aliimran-104 – Ey müminler! İçinizden hayra çağıran, iyiliği yayıp kötülükleri önlemeye çalışan bir topluluk bulunsun. İşte selâmet ve felahı bulanlar bunlar olacaklardır.
Organize şekilde Şirk koşan (Allah ın gösterdiği gerçeklerin aksine insanları yönlendiren) zalimlere, insanlara zarar verenlere ve insanlığı yok etmeye çalışanlara karşı; bizi uyaran tedbir almamızı ve onlara karşı organize olup madden ve manen kötülüğü yok etmemizi sağlayan bir kitabın gelmesi iyi değil midir? (bknz: dünyanın kara kutusu belgesel serisi: -antik dönemde çok tanrılı dinlerin tanrılarının insan kurban istemesi-büyüsel sebeplerle şirk koşulan şeytanların insan kurban istemesi-bugünde aynı tanrılara tapanların gizli açık ve küresel terör faaliyetleri ile büyü yapması)
5.Dini düşünce beraberliği kuran insanlar hem birbirlerini sevmişler hem de dinler sayesinde daha az ihtilaf etmiş ve savaşmışlar, özellikle İslam’ın mecbur olmadan savaşmama ve “emri bil maruf” stratejisiyle daha az savaş yaşanmıştır. Örneğin dinsiz (sekülerizmi benimsemiş) 20. Yüzyılda onlarca savaş yaşanmışken milyonlarca insan ölmüşken, insanların dindar olduğu yeniçağ ve ortaçağda sadece bazen Müslüman Hıristiyan vb. savaşlar yaşanmıştır. Bunların oranı ve aradaki büyük fark tarihçiler tarafından onaylanmaktadır. En basitinden cahiliye araplarında küçük kabileler bile kendi aralarında sürekli savaşıyordu.
Aliimran-103 – Hepiniz toptan, Allah’ın ipine (dinine) sımsıkı sarılın, bölünüp ayrılmayın. Allah’ın sizin üzerinizdeki nimetini hatırlayın: Hani siz birbirinize düşman idiniz de Allah kalplerinizi birbirine ısındırmış ve onun lütfu ile kardeş oluvermiştiniz. Siz bir ateş çukurunun tam kenarında iken oraya düşmekten de sizi O kurtarmıştı. Allah size âyetlerini böylece açıklıyor, ta ki doğru yola eresiniz.
Ufak bir örnek vermek gerekirse; İslâm’dan önce Arabistan’da insan hayatının hiç değeri kalmamıştı. En ufak sebeple insanlar vicdansızca öldürülüyordu. Kabîle savaşlarının, kan dâvalarının sonu gelmiyordu. Meselâ Medine’deki Evs ve Hazrec kabileleri 120 yıldan beri sürekli savaş halinde idiler. İslâm sayesinde birbirlerinin kardeşi oldular.
6. Ve belki de en önemlisi daha öncede (neden ibadet etmeliyiz konusunda) belirttiğimiz gibi; dini ile Allah (c.c.) insanların iyilik konusunda samimiyetlerini ölçüyor. Yani iyilik yapan iyiliği menfaat için mi yapmış yoksa Allah rızası için mi? Yani kişi gerçekten iyimi yoksa nefsi için işine geldiğinde mi iyilik yapıyor? Din ile bu anlaşılır. Dine mensup olan yaptığı iyiliği gerçekten Allah rızası için yapmıştır, gerçek iyilik yapılıp yapılmadığı din ile belli olur. Din insanların ne olup olmadığını anlamak için gereklidir.
Ben ne Allah için nede dünyalık bir çıkar için iyilik yapmıyorum, sadece iyi biri olduğum için iyilik yapıyorum diyen birine şöyle diyebiliriz; zaten müslüman insan Allah ı, iyiliğin ve tüm güzel şeylerin gerçek kaynağı olarak gördüğü, o gerçek güzelliği taparcasına sevdiği için yani zaten iyilik namına bu hayatını önemsemeden her koşulda iyilik yapacaktır. Bu iyilik kendini öldürse, dünyalık zararlara soksa bile. Bunun yanında ölümden sonrasına dair hiçbir inancı olmayan bir insan ne kadar iyi olursa olsun amaçsız hiçbir iş yapmayan insan doğası gereği, yapacağı her türlü iyilik dünyalık amaçlarla olmak zorundadır. İyilik yaparak Kendisiyle Övünmek istiyordur, birilerine ders vermek istiyordur, toplumda iyi insan karşılığı görmek, itibarını arttırmak ya da mutlu olmak istiyordur, her koşulda amaç dünyalıktır ve karşılığı dünyada beklenen bu iyilikler için bu kimse inanmadığı ahirette bir ücret isteyemez. Ve bu gerçek olmayan iyilikler bu kişinin başı sıkıştığında kötülüklere çok rahat dönüşebilir. İnancın verdiği manevi güç (yani duygusal zeka) kötü ve zor şartlarda bile kişiye iyilik yaptırırken, amacı dünya olan bir insan zor zamanda kendinden başka kimseyi zor görür. Bunu hepimiz kendi içimizde biliyoruz.
- Din; Allah’a şükretmenin ona ibadet etmenin nasıl olacağını gösteriyor. Yani din; gerçeğe ulaşıp hissetmede, yaşamada uygulanacak yöntemdir. Allah kendisine ibadet etmede (ulaşmada) en güzel şeklin ne olduğunu bize gösteriyor. Bu konuyu şu an ancak gerçek imanı yaşayanlar ya da bu sitede anlatılanları genel manada anlamış olanlar anlar. Yani dinin asıl manasının; insanın maddi manevi tüm potansiyellerini açığa çıkarma sebebiyle var olduğunu anlayanlar anlar. Sakın toplumdaki siyasal İslamcılar (-ki üstad siyasetçi tam dindar müslüman olamaz diyor) sizi aldatmasın, dinin %90 ı kişinin kendi içindedir, şeriat ve siyaset ancak tüm toplum bu yüzde 90 ı içinde yaşıyorsa hayata geçer ve sonrasında önemlidir. İşte insanın gerçek kaynağına ulaşıp, bu sayede hem dünya hem de ahirette en güzel ve doğru şeyleri yaşaması için gereken yöntemin adı; “din” dir. (acılar sizi aldatmasın, inananların çektiği acılar zahirde inançsızlara kötü görünür ama inanan insanlara biber turşusundan daha lezzetlidir 🙂
Yani din Allah’a ibadette yöntemdir. Biz kendi başımıza bizi ruhumuzun gerçek kaynağı olana bağlayan ve bizi gerçek biz yapan ibadetleri bulup yaşayamazdık.
İşte Yaratıcının insana gönderdiği tek ve en önemli şey olan kitap; olması gereken bir şeydir. Çünkü bir kitap yazarının özelliğine göre derinlik kazanır ve şifreler içerir. Dünyadan tek elde edeceği şey bilgi (mana) [Bakınız:Mana Delili] olan insanlar için yaratıcı öyle bir kitap göndermiştir ki; bu kitapta bilgin ve çalışman nispetince derinleşip güçlenebiliyorsun. En basitinden şahsen ben Kuranı okudukça ve araştırdıkça daha büyük mucize olduğunu anlıyorum ve bu durum (yani gerçekler) duygusal zekamı arttırıp daha doğru, daha iyi, daha sağlam hareket etmemi ve yaşamamı sağlıyor. Ki tarihe adını yazdırmış nice büyük zatlar kuranı yaşadıkları nispetçe tarihe adlarını yazdırmışlar. Fatiha nın 7 tefsirini yapıp 3. tefsirinden sonra alimlerde dahil kimsenin anlamadığı somuncu babalar; tayı mekan ile bir çok kerametleri insanlarca şahit olunan Ladikli Ahmet Ağalar, muhyiddin i Arabiler, bediüzzamanlar; sina çölünü geçen tek komutan olan yolda efendimizi gören, hocasından sıçrayan çamuru mezarına astıran yavuz sultan selimler ve daha ismini bildiğim bilmediğim niceleri…işte böyle bir kitabın gönderilmiş olması biz insanlar için iyi, güzel, mantıklı ve gerekli değil midir?
- Diğer gereklilikleri de diğer konulardan çıkaracaksınız.Evet! Allah’ın bizim ibadetlerimize ihtiyacı yoktur, insanın manevi boşlukları ve ruhi yaralarının dine ihtiyacı vardır. (bakınız: neden ibadet etmeliyiz konusu)
Müminun-1 –Muhakkak ki müminler, mutluluk ve başarıya erdiler
Yunus-64 –Dünya hayatında da âhirette de müjde vardır onlara